
Başlıklar
Araştırmanızı yaptınız ve kendinizi 15-20 yıl boyunca bakımına adayabileceğiniz bir yoldaşa hazır hissediyorsunuz. Bundan sonraki aşama, sizin karakterinize ve yaşam tarzınıza en kolay uyum sağlayacak arkadaşı bulmaya geldi.
Özellikle çocuklu evlere kolayca adapte olabilen, onlarla oynamaktan keyif alan ve genel olarak etrafındaki insanlarla iyi anlaşabilen British Shorthair‘i düşünebilirsiniz.
Köklerinin birinci yüzyıla dayandığı düşünülen British Shorthair, tespit edilmiş en eski kedi ırklarından biri olarak kabul ediliyor. Romalıların Britanya işgali sırasındaki kamp alanlarını yılanlar, fareler ve böceklerden uzak tutmak için kullandığı bu kedicikler, günümüzde evlerimizin başköşesine yerleşmiş durumda.
Britanya’daki kedilerle çiftleşerek melezlenmiş, daha iri boyutlara ulaşmış, kalın ve kısa tüyler geliştirmiş olmasına rağmen asıl görüntüsünden çok fazla bir şey kaybetmeden günümüze kadar gelmiş durumdalar.
Kısaca British Shorthair Kedisi
- Ortalama yaşam süreleri 12-15 yıl arasındadır,
- Yetişkin British Shorthair erkekleri ortalama olarak 4-7 kilogram, dişileri ise 3-5.5 kilogramdır,
- Orta irilikte ve kaslı bir vücut yapıları vardır,
- 5 yaşına kadar fiziksel olarak büyüyebilirler,
- En çok bilinen kürk rengi gri/mavi olmasına karşın siyah, krem, beyaz, sarı ve gümüş/gri, tarçın rengi kürkleri olabilir,
- Kısa tüylü olduğu için uzun tüylü ırklara göre daha az tüy dökerler,
- Sıcak kanlıdır, çocuklarla ve evdeki diğer hayvanlarla iyi anlaşır,
- Sürekli oyun oynamak istemez, ağırbaşlıdır, bağımsızlığına düşkündür,
- Çok iyi bir apartman kedisidir,
- Sürekli miyavlamaz,
- Zekidir,
- Beslenmesine dikkat edilmelidir kilo almaya yatkın bir ırktır,
- Bilinen en eski İngiliz kedi ırkıdır,
- Sokağa uyum sağlayamadığı için tam zamanlı ev kedisi olarak bakılması daha uygundur.

British Shorthair Kedisi Karakteri
British Shorthair, oldukça arkadaş canlısı, ilgiden hoşlanan ve sevecen bir karaktere sahiptir.
Çok fazla kucakta yatmaktan hoşlanmasalar da sizinle aynı alanda bulunmaktan ve koltukta yanınıza kıvrılıp size eşlik etmekten keyif alırlar.
Oyun
Yavruyken enerjik olmalarına rağmen bir yaşından itibaren sakinleşmeye başlarlar. Bir yaşından sonra çok aktif ve enerjik değillerdir ama özellikle erkek British Shorthair’lerin etrafta ışık hızıyla koşuşturup oyunlar oynamaktan ve tozu dumana katmaktan hoşlandıkları zamanlar olur.
Eğer oyun oynama havasındaysa, oyuncağını alıp oynamak istediği kişiye getirip bunu bir köpek gibi belli edebilir. Oynamak için kimseyi bulamadıklarında kendi başlarına da oynayıp oyalanabilirler.
Bazı türlerde olduğu gibi merakları yüzünden etrafa zarar vermezler. Özellikle yavruyken bu tür davranışlarla karşılaştığınızda sesli bir şekilde uyarıp düzeltirseniz ve dikkatini başka yöne çekerseniz olumsuz davranışları kolayca değiştirebilirsiniz.
Sesli bir komut veya davranışı düzeltmek ya da yönünü değiştirmek için yapacağınız bir hareket yeterli olacaktır. Fakat bir defalık düzeltme yapmanız bu davranışı tamamen değiştirmek için yeterli değil. Sabırlı bir şekilde ve sinirlenmeden her seferinde aynı şekilde uyarmanız bir noktadan sonra o davranışın yanlış olduğu konusunda ikna olmasını sağlar.
Sahiplerine (ya da ‘insanlarına’) bağlılardır ve etkileyici bir zekaya sahiplerdir. Sizi evin içinde dolaşırken ya da ev işleri yaparken takip etmekten keyif alır.
İlgi
Bağımsızlıklarına düşkün olurlar.
Diğer birçok ırka göre çok sessizdirler ve nadiren miyavladıklarını duyarsınız.
Kalabalığa ihtiyaç duymadıkları için yalnız yaşayanlar tarafından tercih edilen bir türdür. Kendi kendilerine vakit geçirebilir ve gün içinde evde yalnız kaldığında strese girmeden sakince sizin dönmenizi beklerler. Günün büyük bir kısmını evden uzakta geçiriyorsanız sizin için ideal arkadaşı bulmuş olabilirsiniz.

Diğer Evcil Hayvanlarla İlişkisi
Çocuklara ve evde bulunan diğer evcil hayvanlara karşı sabırlıdırlar.
Tabii bu, düzgün sosyalleşme ortamı sağlandığı zaman geçerlidir. Herhangi bir kaza yaşanmaması için mutlaka çocuklara hayvanların nasıl sevileceği göstermeli ve bir süre gözetim altında tutmanızda yarar var.
Bu iri kediler kucağa alınıp etrafta dolaştırılmaktan hoşlanmazlar, siz onu yere bırakana kadar, vücutları kasılır ve bacaklarını gergin bir şekilde ileriye doğru uzatırlar. Bunun yerine, yanında yere oturup sevmenizden daha çok hoşlanacaklardır. Kucağınıza almanız gereken bir durumda ise; arkadan destekleyerek taşırsanız kendisini daha az güvensiz hissetmesini sağlar ve ikiniz için de daha az stresli bir an yaşanır.
Başka bir kedi ya da bir hayvanı evinize dahil edecekseniz mutlaka kademeli bir şekilde kedinizle tanıştırmalısınız.
İlk hafta ayrı odalarda tutup birbirlerinin kokularının sindiği örtüleri ya da oyuncakları değiştirerek aşina olmalarını sağlayıp daha sonra sizin gözetiminizde birbirlerini eğer mümkünse tel örgü gibi bir engel arada olacak şekilde görmeleri süreci kolaylaştırır. Birbirleriyle temas etmedikleri ama birbirlerini görebildikleri bir noktada mama vermeniz de etkili olacaktır.
Biraz mesafeli olarak tanınsalar da bu durum genellikle eve tanımadıkları biri geldiğinde olur ve biraz zamanla onlara da alışırlar.
Oyuncak Seçimi
Sabırlı, özgüvenli ve oldukça zeki kedilerdir. Onun için oyunlar hazırlayabilir ve ödül maması karşılığında birkaç numara öğretebilirsiniz.
Bir anda çok fazla oyuncak almak yerine yeni oyuncaklarla tanıştırmayı zamana yayarsanız daha uzun süre ilgisini çekmiş olursunuz.
Kedi oltaları ve lazer gibi oyuncaklar sayesinde günlük egzersizlerini yaptırabilirsiniz.
Eğitim
Tuvalet eğitimi, çoğunlukla diğer kedilerde olduğu gibi oldukça kolay ve içgüdüsel bir süreçtir. Çoğu kedi gibi, hiç problem yaşamadan kum kabını kullanmayı öğrenir.
Kum kabını kullanmayı bilmesine rağmen farklı yerlere tuvaletini yapmaya başlarsa size bir şey anlatmaya çalışıyor olabilir. Bu durum,
- Kum kabının bulunduğu yeri sevmemesinden,
- Kullanılan kumdan hoşlanmamasından,
- Başka bir kedinin aynı kumu kullanmasından ya da
- Sağlıkla ilgili bir problem yaşamasından kaynaklanıyor olabilir.

British Shorthair’in Fiziksel Özellikleri
British Shorthair kedileri, Maine Coon ırkı kadar büyük olmasa da cüsseli, geniş omuzlu, güçlü ve kalın bacaklara sahip, orta-iri büyüklüktedir.
Erkekleri ortalama olarak 4-7 kilogram, dişileri ise 3-5.5 kilogram arasındadır.
Çoğu kedi türüne göre olgunlaşmaları çok daha uzun sürer. Kediniz her yıl gözünüze biraz daha büyük görünüyorsa merak etmeyin, aklınızı kaçırmıyorsunuz! Bunun nedeni, asıl boyutlarına beş yaş civarında ulaşmalarıdır.
Ağır ve iri kedilerdir, ancak bu ağırlık, fazla yiyeceklerden kaynaklı yağlanmadan değil, vücutlarının kaslı yapılarından kaynaklanmalıdır.
Yuvarlak ve büyük kafaları, küçük burunları, gülümsüyor gibi görünen ağzı ve iri gözleriyle oldukça karakteristik hatlara sahiplerdir.
Erkekler daha mutlu ve tasasız davranırlar. İlgiyi kimden gördüklerini çok umursamazlar ve daha uyumlulardır. Dişiler ise daha ciddi ve seçicidir. Sevdikleri ve sadık oldukları insanların sayısı çok daha azdır ve dişiler erkeklere göre daha çeviktir.
Kürk Renkleri
Sık ve yoğun alt katmanı olan tüylerinin yapısı sayesinde, tüyler bedene yapışık durmaz ve böylece olduğundan daha kabarık görünmesini sağlar. Tüylerinin rengine göre farklılık gösterse de gri/mavi kürklülerin (British Blue) gözleri genellikle bakır/turuncu renklerinde olur.
En çok bilinen türü gri/mavi olan British Blue olmasına rağmen siyah, krem, beyaz, sarı ve gümüş/gri, tarçın ve hatta Siyam kedisi gibi dumanlı renkleri gibi birçok farklı renkte olabilir.
Çok fazla bakıma ihtiyaçları yoktur ve evde bakmak için çok uygun bir ırktır. Fakat her hayvan gibi, özellikle bahar ve sonbahar gibi mevsim geçişlerinde yeni tüylerini çıkarmak için veya stresli dönemlerde oldukça fazla tüy dökecekler. Her hafta mutlaka kısa da olsa bir süre taramak eve dökülen, kıyafetlerinizin üstünü kaplayan tüyleri azaltacak ve onu rahatlatacaktır.
Yavruları
Yavruları doğumdan itibaren iri olur ve her doğumda ortalama 4-5 yavru dünyaya gelir. British anne kediler çok ilgili ve yavrularına karşı sevecendir. Yine de yavrular etraftaki insanlarla etkileşim halinde olmaktan hoşlanırlar.
Yavruların gözleri genellikle bir hafta ya da biraz daha kısa bir sürede açılır ve çoğu türde olduğu gibi 3 hafta gibi kısa bir sürede yavru kedi maması yiyebilir hale gelirler. Yavrular anneye düşkündür ve siz ayırmadığınız sürece annenin yanından ayrılmaya pek tenezzül etmezler.

British Shorthair Kedisi Bakımı
Kısa ve kadifemsi tüyleri ve birçok safkan kediye nazaran oldukça sağlıklı bünyesi sayesinde sizi çok fazla yormaz ve özel bakım gerektirmez.
Ortalama yaşam süreleri 12-15 yıl arasındadır, tabii iyi bakım ve kalıtımsal hastalıkları olmazsa çok daha uzun bir hayat sürebilirler.
Tüy Bakımı
Tüylerinin düzenli olarak taranma ihtiyacı yoktur fakat ne kadar sık tararsanız, evinizdeki eşyalardan ve kıyafetlerinizden topladığınız tüyler o kadar azalır.
Aynı zamanda, düzenli olarak taramak derisindeki yağın eşit şekilde yayılmasını sağlar ve ciltlerinin daha sağlıklı kalmasına yardımcı olur. Günde 5-10 dakikanızı bu aktiviteye ayırmanız fazlasıyla yeterli olacaktır.
Tarak tercihinizi, kısa ve sık tüylere uygun kaliteli çelik taraklardan yana kullanabilirsiniz. Aynı zamanda eldiven gibi elinize giydiğiniz plastik taraklar da oldukça etkili olabiliyor. İhtiyacınız doğrultusunda ve kedinizin hangisini daha çok sevdiğini gözlemleyerek seçiminizi yapabilirsiniz. Ben kedimde ikisini de yıllardır kullanıyorum ve iki tarağın da yeri ayrı olduğu için ikisini de bulundurmanızı tavsiye ederim.
Yazları daha kısa ve seyrek, kışları daha uzun ve kalın tüyler çıkarırlar.
Düzenli taramanız kürkünün içinde kalan dökülmüş tüylerden ve keçelenme ihtimalinden kurtulmanızı sağlar.
Tarama aralıklarını uzatırsanız kedinizin tarağa alışmasını zorlaştırıp taramanıza engel olmasına neden olabilir. Bu nedenle tarama işlemini yavruyken, daha tüyleri dökülmüyorken bir rutin haline getirmek hem aranızdaki bağı güçlendirir hem de kedinizin taranmaya alışmasını ve sevmesini sağlar.
Kediler tüylerini yalarken dökülen tüyleri yutarlar ve bu tüyler bağırsaklar yoluyla dışarı atılır. Bazen kediniz bu tüyleri atmak için kusabilir. Bu normal ve beklenen bir durum olduğu için endişelenmenize hiç gerek yok. Bu süreci kolaylaştırmak için, tüy yumaklarının midelerini rahatsız etmemesi ve bağırsak yoluyla kolayca atılmasına yardımcı olan özel macunlardan alabilirsiniz. Yine de aklınızda bulunmasında fayda var; ne kadar sık tararsanız, o kadar az tüy yutarlar.

Yıkama
Kedinizin tüylerini en iyi durumda tutmak için düzenli olarak yıkamanıza gerek yoktur.
Siz tüylerini taradığınızda ve kediniz kendini yaladığında tüyleri ve cildi için gerekli bakımı yapmış olursunuz.
Bazı kedilerde cilt problemleri olabilir, kediniz kendisini çok fazla temizlemediği için tüylerine dışkısı bulaşabilir ya da yaşlandığı için kendisini yeterince temizleyemiyor olabilir ve nadiren olsa da tüylerine yalamasının zararlı olacağı bir şey bulaşmış olabilir. Bu gibi durumlarda kafasına su tutmadan, ılık suyla bedenini yıkayabilirsiniz.
Kedinizi yıkamanız gereken bir durum olduğunda onlar için özel olarak üretilen kedi şampuanı kullanmaya özen gösterin ve sekiz haftadan önce kesinlikle kedinizi yıkamayın.
Yavru kediler vücut ısılarını koruyamazlar ve düzgün kurulayamamanız durumunda çok kolay hastalanabilir ve çok hızlı bir şekilde hayatını kaybedebilir. Kediniz yetişkin bile olsa yıkadıktan sonra iyi kuruladığınızdan emin olun.
Yıkamadan, düzenli olarak yüzünü nemli bir bezle silmeniz gözleri, kulakları, burun ve ağzının etrafının daha sağlıklı kalması açısından önemlidir.
Kısa, sık ve yumuşacık tüyleri tıraş ihtiyacı olmayan ve düğümlenmeyen ideal tiptedir. Uzun süren ve anormal görünen tüy dökme gibi bir sıkıntınız varsa bunun birden fazla nedeni olabilir;
- Mamayla ilgili bir sıkıntı olması,
- Strese girmiş olması,
- Bulunduğu yerin ısısına adapte olamaması,
- Altta yatan bir sağlık problemi olması.
Bir süre gözlemledikten sonra sorunun kaynağını bulamazsanız veterinerinize danışmanızı ve onun önerdiği mamayı kullanmanızı tavsiye ederim.
Beslenme
Mama tercihinizi kedinizin yaşına ve kilosuna göre, önerilen markalardan ve kontrollü porsiyonlarla ayarlayabilirsiniz.
Mevsim geçişlerinde vitamin takviyesi macunlar kullanmak bu süreci biraz daha yumuşak geçirmenizi sağlayabilir.
Kısırlaştırdıktan sonra, kısır kediler için olan mamalar tercih etmeniz, yavaşlayan metabolizmalarından dolayı kilo almalarını engeller.
10 yaş ve üzeri kedilerinizde ise yaşlı kediler için özel olarak üretilen mamaları tercih edebilirsiniz.
Yetişkin kedinizi günde iki kez, et miktarının daha yoğun olduğu mamalarla, yavru kedinizi ise yaşına uygun sıklığın ne olduğunu kontrol ederek beslemelisiniz.
- 8-12 haftalık yavrular günde 4 kez, 5-7 gr,
- 3-6 aylık yavrular günde 3 kez, 6-7 gr,
- 6-12 aylık kediler ise günde iki kez ve 12-17 gr beslenmelidir.
Besleme saatlerine dikkat etmek ve çok fazla mama koymak oldukça riskli çünkü British Shorthair ırkı kediler sıkıldıkça yemek yeme alışkanlığı kazanabiliyor.
Ayrıca, ödül maması kullandığınızda şekersiz olmasına da dikkat etmenizi öneririz.
Bazı mamalar kaliteli olmasına rağmen içeriğindeki besinlere alerjisi olan kediler görülebiliyor. Normalde protein ve tahıl içerikli mamalar dengeli ve sağlıklı kabul edilirken bazı kedilerde tahıl alerjisi olduğu için bu mamaların kullanılmaması gerekebiliyor.
Bazı kediler mama değişikliği ani olursa yemek yememeye başlayabiliyor. Değişiklik yapacağınız zaman, en az bir hafta boyunca eski mamasıyla karıştırarak vermeniz bu süreci sorunsuz geçirmenize yardımcı olur.
Büyük boy mama aldığınızda sürekli açılıp kapandığı için kokusu gidebilir ve kediniz yemek istemeyebilir. Bunun önüne geçmek için de kapaklı kaplara birkaç haftalık miktarı aktarıp tamamının hava almasını engellemeniz. Bu sayede daha uzun süre tazeliğini koruyacaktır.
Tırnak Bakımı
Tırnaklarını kesmeyi veterinerinizden öğrendikten sonra, iki haftada bir ya da ihtiyaç olduğunu düşündüğünüz zaman kesebilirsiniz.
Bazı kediler tırnaklarının kesilmesine çok fazla tepki gösterir ve sizi ya da kendisini yaralayabilir. Böyle durumlarda aşı ya da rutin kontrole götürdüğünüz zaman kedinizin tırnaklarını da kestirebilirsiniz.
Ayrıca, evde bir ya da birkaç noktaya koyacağınız tırmalama tahtası/oyuncağı içgüdüsel olarak yaptıkları tırmalama alışkanlıklarını minimum zararla atlatmanızı sağlayabilir.
Eğer kedinize tırmalama içgüdüsünü tatmin edebileceği bir yer sunmazsanız çok sık koltuk kılıflarınızı değiştirmek zorunda kalabilirsiniz.
Diş Bakımı
Diş temizliği için uzmanlar her gün fırçalamayı öneriyor fakat fırça kullanımı çoğu kedi için oldukça rahatsız edici bir durum olduğundan dolayı, ağız temizliği için ödül mamasına benzeyen tabletler kullanmanız hem sizin hem de kediniz açısından daha kolay olabilir.
Diş fırçasıyla temizleyebiliyorsanız mutlaka kediler için üretilmiş özel macunlardan kullanın. Eğer kedinizin ağzından kötü bir koku geliyorsa ve diş etlerinde kırmızılık görüyorsanız mutlaka veterinerinize danışın.
Göz Bakımı
Kedinizin göz kenarlarını rutin olarak nemli, temiz bir bezle ya da pamukla bastırmadan nazikçe silin. Her göz için farklı bez/pamuk kullanın ki bir enfeksiyon olması durumunda diğer göze de bulaşmasın.
Kulak Bakımı
Kulak içlerini her hafta kontrol edin. Eğer kir görürseniz %50 sirke %50 ılık su karışımıyla nemlendirdiğiniz bir pamuk yardımıyla temizleyin. Kulak içini zedeleyebileceği için kulak çubuklarını kullanmaktan kaçının.
Kulakta kırmızılık ya da enfeksiyon belirtisi olabilecek kokulara karşı dikkatli olun ve haftalık kulak kontrollerinde bu detaylara bakmayı unutmayın.

Kum Seçimi
British Shorthair ırkı kediler zeki ve kolay öğrenen hayvanlardır.
Genel olarak kedilerin hepsi tuvalet konusunda doğuştan yeteneklilerdir ve çoğu kedi kuma ya da toprağa koyduğunuz anda nereye tuvaletini yapacağını anlar. Eğer annesiyle yeterince vakit geçirmişse bunu öğrenmesi çok daha kolay olur.
Kum almak istediğinizde çok fazla seçenek görüp bunalabilirsiniz. Kedinizin silikon ya da bentonit kum çeşitlerinin ikisini de denemenizi öneririz. Hangisini daha rahat kullandığını gözlemledikten sonra, koku hapsetme ve topaklanma performansını da göz önünde bulundurarak size ve kedinize en uygununa karar verebilirsiniz. Bu konuda size yardımcı olacağını düşündüğüm, daha önce miyunga.com‘da yayınlanan en iyi kedi kumu yazısına bir göz atmanızı öneririm.
Kum kabını koyduğunuz yerin, kedinizin kendisini güvende hissettiği ve rahat girip çıkabildiği bir yer olmasına dikkat etmelisiniz. Birden fazla kediniz varsa ve hepsi bir kum kabını paylaşıyorsa, aralarından birisinin bundan rahatsız olup etrafa tuvaletini yapıp bu durumdan rahatsız olduğunu gösterebilir. Eğer böyle bir durumla karşılaşırsanız birden fazla kum kabınızın olmasını öneririz.
British Shorthair’ler böbrek problemlerine yatkın olabiliyor. Daha önce hiçbir kaza yaşamadığınız kediniz birdenbire kum kabını kullanmaktan vazgeçtiyse ve/veya idrarı normalden ağır kokuyorsa bu böbrekleriyle ilgili bir sıkıntıya işaret ediyor olabilir. Vakit kaybetmeden profesyonel yardım almanız gerekebilir.
Kum kabını her gün düzenli olarak temizlemelisiniz. Bazı kediler kirli kum kaplarından kaçmak için etrafa tuvaletini yapmaya başlayıp bunu bir alışkanlık haline getirebiliyor.
Bu güzel kedileri sadece ev içinde beslemenizi öneririz.
Hem evde hem dışarıda gezmeleri birçok açıdan risk taşıyor. Diğer kedilerden parazit ya da ciddi hastalıklar kapabilir, kavga edip yaralanabilir, köpek saldırısına uğrayabilir, ev hayatına alışkın olduğu için arabalardan kaçması gerektiğini anlayamayabilir ve cins kedi olduğu için çalınabilir.
Evde pencerelerinizde sineklik olması ve balkona çıktığında gözetiminiz altında olması çok önemlidir. Birçok kedi önlem alınmadığı için bu şekilde yaralanıyor ya da hayatını kaybediyor.

British Shorthair Irkı Kedilerde Sık Görülen Sağlık Sorunları
British Shorthair oldukça geniş bir gen havuzuna sahip ve sağlıklı bir ırk sayılmasına rağmen, yerleşik bazı hastalıklar var.
Uzun yıllar sağlıklı bir hayat sürüp bu hastalıkların hiçbirinin görülmediği bireyler olsa da karşılaşma ihtimaliniz olan hastalıklara dair bilgi sahibi olmak, belirtileri daha erken safhada yakalamanızı sağlayabilir.
HCM (Hypertrophic Cardiomyopathy)
Kalbin kan pompalama gücünün normale göre zayıf olmasıdır. Beslenme ya da genel bakımından bağımsız olarak, genetik olarak görülen bu hastalık için de veterinerinizin yönlendirmesi ve uygulayacağı tedavi sayesinde kedinizin daha rahat bir hayatının olmasını sağlayabilirsiniz.
Polikistik Böbrek Hastalığı
Maalesef birçok British Shorthair’in ölüm sebebi olarak gösteriliyor.
Yavruluğundan itibaren mama seçimine dikkat edip, su tüketimini izlemek ve düzenli veteriner kontrollerini yaptırmak bu rahatsızlığa karşı alabileceğiniz önlemlerden bazıları.
Kediler, köpeklere göre susuz kalmama konusunda daha iyidir ve zorla su içirmek mümkün değildir fakat her gün düzenli olarak su kabını yıkamak, taze su koymak ve su kabını mama kabından farklı bir noktaya ve hatta mümkünse evde farklı noktalarda birden fazla su kabı bulundurmak daha sık su içmesini teşvik eden yöntemlerdir. Bu konuda daha fazla bilgiyi kediler ne kadar su içmeli yazısında bulabilirsiniz.
Metafiz Osteopatisi
Normal yürüyememe ve yürürken acıya neden olan bir kemik hastalığı. Bu kısa tanımdan da anlaşılacağı gibi kedinizin yürümekten kaçındığını ya da canının acıdığını düşünmenize sebep olacak herhangi bir davranışa tanık olursanız mutlaka veterinerinizle bu durumu paylaşın.
Obezite
Siz oyun oynamaya teşvik etmediğiniz sürece çok fazla hareket etmeyen, obeziteye yatkın bir ırk oldukları için beslenmelerine her zaman çok dikkat etmek gerekir.
Kedilerin hangi ırk olduğundan bağımsız olarak yaş aldıkça ve/veya kısırlaştırdıktan sonra metabolizmaları yavaşlar. Yetişkinlerde düşük kalorili kuru mamalar seçip, duygu sömürüsü yapar gibi hiç durmadan miyavlamalarına direnmeniz gerekiyor.
Yavruluğundan itibaren porsiyon kontrolleri yapmaya başlamanızı tavsiye ederim. Çok yemeye alıştıktan sonra diyet yaptırmaya çalışmaktansa başından itibaren kontrollü beslenmesini sağlarsanız bütün hayatı boyunca sağlıklı bir kiloda kalmasına yardımcı olursunuz.
Kedinizin çok kilolu olmasını önlemek, yaşam süresini uzatmaya yardımcı olacağı için dikkat edilmesi gereken bir konudur.

Kan Grubu Uyuşmazlığı
British Shorthair’ler sağlıklı bir ırk olmalarına rağmen kan grubu uyuşmazlığıyla ilgili bir hastalığa yatkınlığı vardır.
Kısaca anlatmak gerekirse, B kan grubu kedilerde çok nadir bulunan bir kan grubudur (Amerika’da %10’dan az evcil kedi, B grubuna sahip.).
Bu ırkın, özellikle de American British olanların, B grubu olma ihtimali %50 gibi bir orana sahip. B grubu annelerden doğan A grubu yavrular sağlıklı dünyaya gelseler de çok hızlı bir şekilde kötüleşip ilk 24-72 saat arasında ölebiliyorlar.
Bu problemin yaşanmaması için üreticiler kedilerin kan gruplarına dikkat edip bunun önüne geçmeye çalışıyor. Siz sahiplendiğiniz yavruyu alana kadar bu problem geçmiş olacak ama yine de üretici seçimi yaparken neden dikkat edilmesi gerektiğiyle ilgili önemli bir nokta olduğunu düşündük.
Sağlıklarıyla ilgili oldukça önemli bir başka detay ise: petshoplardan hayvan almamanız. Ne tür ortamlarda üretildiği ve ne şartlarda tutulduğu belli olmayan, daha sevimli görünsün diye annesinden zorla ve çok erken ayrılan yavruların çoğunda çok ciddi, hatta ölümcül sağlık problemleri görülüyor.
Steril olmayan ve tedavi edilmemiş, hasta hayvanların bir arada tutulduğu yerden gelen bir yavrunun sağlıklı olma ihtimali maalesef çok düşük.
Kedimin rutin kontrolü için veterinere gittiğimde petshoptan alındığı için hastalanan ve kurtarılamayacağı söyleyen kedi ve köpek sahipleriyle birden fazla kez karşılaştım. Ayrıca, cinsi konusunda yalan söylendiğini, büyüdükçe karakteristik özelliklerinin farklılığıyla ya da hekim kontrolü sırasında öğrenen birçok kişinin hikayesini de bilmek bu konudaki fikrinizi değiştirir diye düşünüyoruz.
Şunu da söylemek de fayda var; ırkı ne olursa olsun, bu hastalıkların görülme riski her zaman vardır.
Bu nedenle;
- Kaliteli mama,
- Düzenli su değişimi,
- Porsiyon kontrolü,
- Düzenli veteriner ziyaretlerinin her kedide dikkat edilmesi gereken en önemli detaylar olarak sayabiliriz.
Çok bahsedilmeyen ama önemli olduğunu düşündüğüm bir başka detay ise mama kabının temizliği.
Sürekli kuru mama verildiği için mama kabının kirlenmediğini düşünüp sadece yaş mama verildiğinde kabı yıkarsanız, kedinizin ağzının etrafında, özellikle de çenesinde akneler oluşabilir. Bunun önüne geçmek için mama kabını da sık sık yıkamanızı öneririz.
Rutin veteriner kontrollerini aksatmamak, aşılarını ve damlalarını düzenli olarak yaptırmak ve davranışlarında herhangi bir anormal durum olup olmadığına dikkat etmek, kedinizin kaliteli ve sağlıklı bir hayat sürmesi için mutlaka yapmanız gereken şeylerden bazıları.

British Shorthair Kedisi Tarihi
British Shorhair’in kökleri, Roma’ya kadar uzanan, bilinen en eski İngiliz kedi ırkıdır.
Romalılar, Büyük Britanya’yı işgal ettikleri zamanda kamplarındaki yemek stoklarını kemirgenlerden ve yılanlardan korumak için bu kedileri Mısır’dan alıp yanlarında getirmişler. Romalılar gittikten sonra da bu topraklarda kalmış ve oldukça popüler bir tür olmuş.
Fakat hemen şu anki rahat hayatlarına kavuşmamışlar.
On üçüncü yüzyılın ortalarında, şeytanla bir bağlantıları olduğuna inanıldığı için binlerce kedi ritüeller ve seremoniler eşliğinde öldürülmüş. Bu kötü dönem bittikten sonra da insanlar tarafından sadece haşere kontrolü için tutulmuşlar.
Bunların hepsi 1800’lerde değişmeye başlamış.
Safkan kedilerin üretildiği ve tercih edilmeye başlandığı zamanda üretilen ilk türlerden birisi olarak tarihe adını altın harflerle kazımayı başarmış. Ancak üreticiler bu türden hevesini almış ve ilgilerini İran kedisi ve Ankara Kedisi gibi uzun tüylü ırklar çekmeye başlamış. I. Dünya Savaşı sırasında da bu türle İran kedisi melezlenmiş ve 1914-1918 yılları arasında ortaya British Longhair türü çıkmış.
Birçok başka türde olduğu gibi British Shorthair türü de II. Dünya Savaşı sırasında yiyecek kıtlığı yüzünden üreticiler tarafından yeterince beslenemediği için tükenmenin eşiğine gelmiş. Savaş bittikten sonra yetiştiriciler, türün kaliteli örneklerinden bulmakta zorlanmışlar ve Fars kedisi, Russian Blue ve Chartreux gibi ırklarla melezleyerek türün devamını getirebilmiş.
Britanya’nın çiftlikleri ve sokaklarından gelmelerine rağmen kedi şovlarının vazgeçilmez türleri olan bu kedilerin orijinal yetiştiricisi Harrison Wier olarak kabul ediliyor. Harrison Wier, bu sokak kedisini alıp özel bir yetiştirme programı sayesinde bugünkü haline getirmiş ve British ismini vermiş.
Kedi şovlarında safkan olarak gösterilen ilk tür British Shorthair’dir. 1900’lü yılların başında kedi şovlarındaki birincilikleri toplayan British Shorthair, talepler doğrultusunda Amerika’ya ithal edilmeye başlamış. Bu kadar erken tarihlerde Amerika’ya getirilmiş olmasına rağmen 1960’lara kadar yeterli ilgiyi görememişler.
Amerika’da gri renk kedilere olan ilgi, yirminci yüzyılın başlarında oldukça fazla sayıda British Shorthair’in ithal edilmesine sebep olmuş ve bu kedilerin melezlenmesiyle American Shorthair türünü ortaya çıkarmıştır. Amerika’da kısa tüylü olup resmi olarak kaydedilen ilk kedi, tarçın renkli bir British Shorthair kedisidir.
Modern zaman Britanya’sında da yerli olarak en çok üretilen safkan kedi ünvanını elinde bulunduruyor.

British Shorthair Sahiplenme
Günümüzün hızlı temposunda size harika bir yoldaş olabilmesi için British Shorthair’i gönül rahatlığıyla seçebilirsiniz.
Kısıtlı zamanınızın tamamını onun bakımına ayırmanızı gerektirmeyen sakin, sessiz ve talepkâr olmayan doğaları sayesinde sizin hayatınıza kolayca adapte olabilirler.
İhtiyaçları karşılandığı sürece evdeki diğer hayvanlarla ve çocuklarla iyi geçinirler. Bu uyumlu karakterleri, onları harika apartman kedileri yapar. British Shorthair’ler, geniş bir gen havuzuna sahip oldukları için çok fazla sağlık problemleriyle karşılaşılmaz.
Unutmayın ki, türle ilgili verilen bilgiler bir fikir sahibi olmanızı sağlamasına rağmen her kedinin ayrı bir karakteri vardır ve bu anlattıklarımızın tamamen zıttı bir British Shorthair’le de kolayca karşılaşabilirsiniz.
Yavru British Shorthair sahiplenecekseniz anne ve babasını belgeleyebilen, yavruyu üç aylık olmadan (British Shorthairler için ideal süre üç aydır) anneden ayırmayan bir üreticiyi seçmenizi tavsiye ediyoruz.
Yavruları anneden erken ayırmak sadece sağlıkları açısından değil, aynı zamanda belirli davranışları öğrenmesi açısından ve sonrasında davranışsal problemler yaşamaması için çok önemlidir. Yavru kedi bakımı için annenin varlığı emme isteğinin karşılanması, kendini temizlemeyi öğrenmesi, sosyalleşmesi ve hatta tuvalet alışkanlığını düzgün bir şekilde kazanması açısından da önemlidir.
Anne yanındayken başka kedilere, diğer hayvanlara, insanlara ve çevreye alışmaları çok daha kolay olur. Mümkünse yavrular henüz anneden ayrılmadan önce gidip yerinde görebileceğiniz, üretim alanını saklamayan dürüst ve şeffaf üreticileri seçmeye çalışın.
Eğer kime güveneceğinizi bilemiyorsanız, veterinerlerle iletişime geçebilir ve onların tavsiyeleriyle bu yola çıkabilirsiniz.
Kedinizi sahiplenmeden ve eve getirmeden önce bütün hazırlıkları tamamlamanızı öneririz. Tıpkı eve bebek getirir gibi önceden bütün malzemeleri almanız, kedinizi eve getirdiğinizde ortama daha kolay ve hızlı adapte olmasına yardımcı olacaktır.
Kuru ve yaş mama, mama kabı, kum ve kum kabını önceden alıp her şeyi yerleştirmeniz oldukça önemli.
Sizinle tanışmasını ve bağ kurmasını kolaylaştırmak için birkaç oyuncak almanızı da tavsiye ederiz. Saklanabileceği alanlar ve ona ait bir yatağın olması da kendisini daha güvende hissetmesine yardımcı olacaktır.
Kedinizin gün içinde bir yerlere saklanıp akşam olunca çıkması gayet normal bir şeydir. Her ne kadar insanlarla yaşamaya alışmış da olsalar, kediler gece avlanır ve bu yüzden özellikle de genç yaştayken geceleri çok daha aktif olurlar. Gün içerisinde birkaç saat birlikte oynayıp onu yormanız geceleri kediniz tarafından uyandırılmadan uyumanıza yardımcı olacaktır.
Bunları Biliyor Muydunuz?
British Shorthair ırkı bir kediyle önce karşılaşmadığınızı düşünebilirsiniz ama edebiyat ve sinemada karşınıza çıktığından eminiz.
- Alice Harikalar Diyarında’ki Cheshire,
- Shrek filmindeki Çizmeli Kedi,
- Stephen King’in ünlü romanı Hayvan Mezarlığı’ndaki Winston Churchill (Church) ve Whiskas mamalarındaki afişte gördüğümüz kedi British Shorthair!
- 2011’de Guinness Rekorlar kitabına giren ‘en yüksek mırlama’ rekoru, 67.7 desibelle bir British Shorthair olan 12 yaşındaki Smokey’e aitti, fakat 2015’te 67.8 desibelle bu unvan başka bir kediye geçti.
Ve son olarak; 20 yıldan uzun süredir kedi bakan ve 10 yaşında olmasına rağmen oldukça sağlıklı bir kediyle yaşayan birisi olarak her zaman önceliğinizin satın almayıp sahiplenmek olmasını öneririm.
Evet, belki bir British Shorthair kadar güzel tüylü olmayabilir ama yardıma muhtaç bir canı kurtarmış olmanın verdiği mutluluk çok farklı bir duygu. Önceliğiniz hayvan barınakları ve sosyal medyada sahiplendirilen canlar olursa, göreceksiniz ki birçok safkan ırk da sahiplendirilmek için sıra bekliyor.
Kedinizi eve getirip birlikte vakit geçirmeye başladıkça onun nelerden hoşlanıp nelerden hoşlanmadığını, saklanma yerlerini ve günlük rutinlerini öğreneceksiniz.
O size, siz de ona uyum sağlayacaksınız ve büyük ihtimalle, o olmadan önceki hayatınızın ne kadar da eksik olduğunu düşünmeye başlayacaksınız!
Hazalcim çok güzel ve bilgi dolu bi yazı olmuş. Son noktayı da, cins kedi yerine ihtiyacı olan bi canı kurtararak sahiplenmeye ayırmakta koyman en güzeli. Ellerine sağlık
bravo çok detaylı bir makale olmuş king makale olmuş
Çok güzel bilgilendik emeğine sağlık
👏
Emeğine sağlık Hazal ,büyük bir keyfle okudum, ne çok bilmediğim şey varmış . Çok teşekkürler..🙏